Ekonomist Selçuk Geçer doların önümüzdeki aylarda yükseleceği fiyata dair öngörüsünü paylaşarak uyarılarda bulundu. "Kur korumalı TL vadeli mevduat" hesaplarının dolar kuruna etki etmediğini belirten Geçer, dolar kurunda görülen yükselişin önüne geçmek için önlem alınması gerektiğini söyledi.
Ayrıca Selçuk Geçer, döviz kurlarında tek sorunun yüksek artış değil, aynı zamanda bankalarda görülen alım-satım arası git gide açılan makas olduğunu da dile getirdi. Bankaların dövizi alırken resmi kuru baz aldığına ancak satarken yüksekten sattığına dikkat çeken Geçer, bankaların artık en az 2 TL fark aldığını belirtti.
Geçer ayrıca banka ve döviz bürolarında "çoklu döviz fiyatının" görüldüğünü söyleyerek bunun dövizdeki yüksek artış ve temelde iktidar temsilcilerinin vaatleri sebebiyle olduğunu vurguladı.
DOLAR KURUNUN 35 – 40 TL BANDINDA OLMASI LAZIM
Geçer, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın kasasının boş olmasını ve yurtdışından uzun vadeli borç bulunamamasını nedenler arasında gösterdi. Ayrıca, yabancı kuruluşların Türkiye'ye borç vermek istemediğini ve döviz sıkıntısının devam ettiğini belirtti. Geçer, ayrıca dövizdeki sıkıntının şirketlerin açıklarını kapatmak amacıyla dövize yöneldiğini ve Kapalı Çarşı'ya akın edildiğini iddia etti. Geçer, dolar kurunun gerçek enflasyon ve maliyetler göz önünde bulundurulduğunda 35-40 lira aralığında olması gerektiğini söyledi. Son olarak, Geçer, dolar kurunun karaborsaya düşmesinden endişe edildiğini ve bu durumun makro ekonomik sıkıntılar ve devalüasyon riski yaratabileceğini belirtti.
Geçer, 5 Nisan 1994'ü hatırlatarak şunları söyledi:
" Şu anki endişemiz şu; dolar kuru karaborsaya düşebilir ve bu makaslar daha da açılabilir. Bu da önümüzdeki dönemde makro ekonomik sıkıntılar hele hele bu karaborsa ortamı nedeniyle kaçınılmaz bir devalüasyon işaret edebilir. İyi ihtimal 35-40 lira, kötü ihtimal kontrolden çıkıp aynı 5 Nisan 1994'te olduğu gibi katlanarak artabilir."
Kaynak: Ekonomi Time
Yorum Yazın